Bir senede 45’ten 65’e nasıl çıktım?

Merhaba arkadaşlar.. Ben Dr. Hatice PEKEDİS. Sizlerle kendi TUS sürecimi ve tecrübelerimi paylaşmak istiyorum, umarım faydalı olur. Puan olarak yirmi puanlık bir artışla beraber sıralamamı 20 binden 1460’a çektim.

2021 mezunuyum. 1.5 sene kadar acilde pratisyenlik yaptıktan sonra artık TUS’a başlamam gerektiğine karar verdim. İlk TUS’a hiç çalışmadan ne seviyede olduğumu görmek için girdim ve barajı geçtim. TUS konusunda tamamen sıfırdım diyebilirim. Öncesinde yaptığım tek şey 4. sınıfta TUSEM’e kaydolmaktı fakat derslerin çoğuna katılmadım ve kitaplarımın da neredeyse tamamı boş bir şekilde duruyordu. Mezun olduğumda da 3 sene öncesine ait eskimiş kitaplar diye düşünüp alt dönemden ihtiyacı olan birine vermiştim. Başladığımda elimde kitap bile yoktu.

İlk olarak TUS’un mantığını öğrenmeye çalıştım ve kaynak taraması yaptım. Kendimce en çok içime sinen kaynakları toparladım. TUS’un önde gelen hocalarının doğru çalışma üzerine videolarını, derece yapan öğrencilerin kendi süreçlerini anlattığı videoları, çevremde başarılı olmuş TUSiyer arkadaşlarımın önerilerini derken kendime uygun bir çalışma stili oluşturmaya çalıştım.

TUS’a ilk defa hazırlandığım ve olaya çok yabancı olduğum için ilk TUS’umda çok fazla hata yaptım (özellikle yavaş ve obsesif çalışmak başta olmak üzere). Bunun sonucu olarak da puan artışım az olmuştu. Bu nedenle doğru çalışmak da en az çok çalışmak kadar önemli diye düşünüyorum. O nedenle önce sınavın mantığını anlayıp o şekilde başlamak size daha az eforla daha yüksek bir başarı getirecektir.

Kendimce TUS’un mantığı ve doğru çalışma hakkında maddeler şeklinde birkaç tavsiyede bulunmak istiyorum:

Yavaş, yazarak ve obsesif çalışmak asla yapılmaması gereken ve çok sık yapılan majör hatalardan. İnanılmaz şekilde efor ve zaman kaybına neden oluyor. Sözlü sınavdan kalma olan çok iyi öğrenip tamamen ezberleme alışkanlığımızı TUS’a çalışmaya başlarken bir kenara bırakmak zorundayız. Zaten TUS, sözlü sınav gibi her şeyi çok iyi bilmeniz gereken bir sınav değil, aksine dümdüz hızla okurken subkortikal aklınızda kalan birkaç kelime ile vakada paragraf içinde şifre gibi yakalanıp doğru cevaba götüren bir sınav. Yavaş ve obsesif çalışmak, sorumlu olduğumuz 6 yıllık müfredat, 11 ders için ayrı ayrı konu ve soru kitabı, deneme, TTS, izlenmesi gereken onlarca video varken ve bunlara tekrar atmak gerekiyorken net başarısızlık getiriyor. İlk sınavda yavaş okuduğum için hiç tekrar atamadım ve ilk çalıştığım dersleri asla hatırlayamadım. Tüm dersleri birer kez okumama rağmen çok az bir puan yükselişim oldu. Bir hocamız “Tek okuma hiç okuma gibidir” demişti. 🙂 TUS için mottonuz daima şu olmalı: Olabildiğince hızlı oku geç, nasıl olsa tekrar dönüp okurum bir sonraki tekrarda.

Eğer yüksek bir hedefiniz varsa özellikle 65+ ders elemeyin. En zor olarak bilinen bazı derslerde bile çok kolay yakalanabilen ve tekrar tekrar benzer formda sorulan sorular oluyor. O soruları yakalamak için az da olsa elemeyi düşündüğünüz derse bakmaya çalışın. İsterseniz bir kez okuyun, isterseniz sadece hızlı tekrar dinleyin ya da sadece TTS bakın ama tamamen elemeyin. Örneğin en çok elenen ders olan anatomi için SMT’nin hızlı tekrar videoları var. Ayriyeten çok soru çıkaran konularla ilgili derlediği videolar var. Sadece onlara sınavdan önceki bir iki günde hızla çalışılıp soruların yarısını yapabilirsiniz. Unutmayın, TUS’ta doğru yaptığınız birkaç doğru bile sizi 500-1000 kişinin önüne atıp istediğiniz şehir veya bölüme yerleşmenizi sağlayabilir.
Bence okumak kadar dinlemek de çok önemli. İkinci sınavıma hazırlanırken bazı derslerin hiç oturmadığını fark ettim. Örneğin biyokimya gibi bolca mekanizma olan bir ders okumama rağmen çok havada kalmıştı. Bunun üzerine Yavuz Şahin’in videolarını iki günde hızlıca dinleyip kitabımı doldurup tekrar okuyunca sınavda biyokimya netlerim inanılmaz arttı. Hatta pediatriden bile 3-4 soruyu birebir yaptırdı. Eksik hissettiğiniz, oturmadığını düşündüğünüz noktalarda kesinlikle iyi hocaların videolarını açıp izleyin. Bu işi yıllardır yapan iyi hocalar, derslerinde en pratik şekilde hem en çok soru getiren önemli noktaları vurguluyor, hem işin mantığını öğretiyor hem de bazen hatırlatıcı kodlamalar yapıyorlar. (Örneğin Feyyaz Akay ve Emrullah Hoca’nın kodlamaları bence çok çok iyi.) Ayrıca okumaya nazaran izlenen videoların sözlü ve görsel olarak takip edildiği için kalıcılığı çok yüksek ve daha geç unutuluyor.
Çalışmaya asla ara vermeyin. Bir hocamız “TUS çalışırken boş geçirdiğiniz 1 gün 1 haftanıza, 1 haftanız 1 ayınıza mal olur” demişti. Gerçekten de öyle, çünkü ara verip soğuyunca çalışma motivasyonunuzu toparlayıp eski düzeninize dönmek zor ve yıpratıcı olabiliyor. Ben günde ortalama 7-8 saat çalışıyordum. Hastalık gibi ekstrem bir durum olduğunda bile kendimi yine zorlayıp en azından 4-5 saati görmeye çalıştım. Yorgun veya uykusuzken okumaya odaklanamıyorsam açıp ders videosu dinlerdim dümdüz, ne kaparsam kâr mantığıyla. Son sınava hazırlandığım 5 aylık süreçte boş geçirdiğim maksimum 10 gün olmuştur. Hiçbiri de keyfi nedenlerden kaynaklı değildi.
Sosyal hayatınızı en aza indirgeyin, sosyal medya hesaplarınızı kaldırın, kendinize izole ve konforlu bir çalışma ortamı oluşturun, motivasyonunuzu düşüren kişilerden uzak durun. TUS’u hayatınızın merkezine koyun çünkü TUS gerçek anlamda çok emek isteyen ve tüm rakiplerimizin en az sizin kadar zeki ve çok çalışan kişiler olduğunu unutmamamız gerekiyor. Bu yüzden ön sıralarda olup fark atmak için çok iyi çalışmamız gereken bir sınav olduğunu unutmayın. Söylediklerim kulağa biraz ürkütücü geliyor olabilir ama emin olun içindeyken her ne kadar çok zorlayıp bitmeyecek gibi gelse de bu bir süreç ve gelip geçecek. Elinizden gelenin en iyisini yaptığınızda sürecin sonunda elinizde güzel bir puan ve hayalinizdeki bir ömür severek yapacağınız bölümün bileti olacak ve kendinizle gurur duyacaksınız. Yaşadığınız zorlukları da çok çabuk unutuyorsunuz zaten tecrübeyle sabit 🙂 Geçen TUS’ta 7. olan arkadaşım, “Günde 14 saat çalıştığım oldu. İnsanlıktan çıkmış gibi hissediyordum, insan içine çıkmıyordum ama iyi ki yapmışım. Şimdi hepsi geçti gitti ve ilk sıraya nereyi yazarsam geliyor ve bu çok güzel bir his” demişti gülümseyerek.
TUS için tek bir doğru çalışma stili yoktur arkadaşlar. İşin en doğrusu, en çok kazandıranı budur da denemez (çok bariz majör hatalar yapılmadıkça tabi). Siz kendinizce okuyup araştırıp tavsiyeler alıp içinize en çok sinen, size en çok hitap eden, sizin için en efektif ve keyifli olacak şekilde bir çalışma stili ve yol haritası oluşturmalısınız. Çevremde sadece video izleyerek çalışan da, sadece okuyarak çalışan da, tüm TTS’lere çok iyi bakan da, hiç TTS çözmeden sınava giren de, kitabı doldurup çalışan da, kitabı hiç doldurmadan dümdüz okuyan da, hiç deneme çözmeden sınava giren de, her hafta en az bir deneme çözerek sınava giren de oldu ve saydığım örneklerin tamamında başarılı örneklere şahit oldum. Asıl önemli olan çalışma stilinden ziyade ne kadar çok çalıştığınız, o derse, o konuya ne kadar çok maruz kaldığınızdır.
Subkortikal öğrendiğimiz, çok fazla şeyden sorumlu olduğumuz için çoğu kez anlamadan hızlı hızlı okuyup geçtiğimiz, görsel hafızadan çokça faydalandığımız bir sınavda başarı, net olarak çok tekrar atmakla geliyor. Tekrarlarınızı olabildiğince hızlı yapmaya çalışın. Yavaş olduğunuzu düşünüyorsanız kendinize “Bir saatte en az 15-20 sayfa okuyacağım” gibi bir hedef belirleyip ona ulaşmaya çalışın. Kabaca ilk tekrar 1.5-2 ayınızı aldıysa ikinci tekrar 1 ay, üçüncü tekrarı ise 20 güne kadar indirmeye çalışın. Özellikle son ay tüm dersleri tekrar etmeniz olmazsa olmazlardan çünkü TUS’ta kısa hafıza çok şeydir.
Programsız çalışmayın. Ben program yapınca stres katsayımın arttığını fark ettiğim için çok fazla program yapamadım, bu yüzden çoğu kez elimdeki ders uzadıkça uzuyordu, hedeflediğim sürede o dersi bitiremiyordum. Ay ay program yapmaya çalışın, bu konuda zorlanıyorsanız bir arkadaşınız veya TUS koçundan destek alabilirsiniz. Hangi dersi kaç günde tekrar edeceğiniz, bir sonraki çalışacağınız dersin hangisi olacağı, deneme veya TTS çözmeye ne zaman başlayacağınız belli olsun ki her gün buna ekstra mesai harcayıp vakit kaybetmeyin. Ben özellikle son birkaç hafta bu konuda çok sıkıntı çektim. Stres faktörünün de artmasıyla bazı günlerimin tamamı hangi derse çalışacağıma karar vermekle geçiyordu. Hangi derse çalışırsam aklım öbüründe kalıyor gibiydi 🙂 Sonradan keşke ayın başında program yapsaymışım dedim. Son aya asla programsız başlamayın.
Hedefinizi belirleyin. Bölüm, şehir hatta hastaneye kadar belirleyin. Sonradan değişebilir, vazgeçebilirsiniz ama bunun size şöyle bir katkısı olacaktır: Ben normalde masada uzun süre oturup çok ders çalışabilen biri değilimdir. Üniversitede hep sınırdan geçiyordum diyebilirim. Ayrıca en son 3 sene önce staj sınavlarına çalışmıştım. Uzun bir ara vermek de çalışmayı zorlaştırdı benim için. Ama TUS ciddi ve sürekli bir çalışma isteyen bir süreç ve bunun farkındaydım. Kendimi sürekli ve yoğun ders çalışmaya, hayalimdeki bölüme yerleşmek istediğim düşünerek motive ettim. Motivasyonum düştüğünde TUS koçu sitesinden istediğim bölümün puan ve sıralamasına bakıyordum sürekli ve bu şekilde ne kadar çok çalışmam gerektiğini tekrar tekrar hatırlatıyordum kendime. 🙂

Biraz da kullandığım kaynaklardan bahsetmek istiyorum. Öncelikle tüm kaynaklarınızın en iyisi ve en yenisi olmak zorunda değil. Yıllar önce dershanede doldurduğunuz belki de tekrar attığınız kitabı, eğer gerçekten kötü değilse değiştirmekle çok vakit kaybetmeyin. Yetersiz görüyorsanız üstüne güncel bir soru bankası çözebilirsiniz.

TTS’lerle ilgili şunu belirtmek istiyorum: Bazı derslerde 500-600 sayfayı bulan aşırı kalın TTS’lerin tamamını çözmek çok vakit alıyor ve eski soruların şu anki TUS’un özellikle klinikteki soru tarzıyla asla benzerliği yok. O nedenle maksimum 10 seneyi çözmenizi öneririm. Ben kitap şeklindeki TTS’den ziyade son 5-10 senenin Datanın çözümlü çıkmış sorularını ayrı ayrı aldım (2023 Mart, 2023 Eylül şeklinde). Bir nevi çözümlü deneme gibi aslında. Bir dersi çalıştıktan sonra neler sorulmuş diye o dersin çıkmış sorularından birkaçını ard arda deneme gibi çözüp, eksik hissettiklerime baktım ve bu çok faydalı oldu. Bazı konuların çokça tekrar ettiğini görüp özellikle o konulardan soru kaçırmamaya çalıştım.

Kullandığım kaynaklar için ders ders gidecek olursak:

Patoloji: Emrullah Hoca konu kitabı, videoları, SST kitabı. Bence Emrullah Hoca, patolojinin tartışmasız en iyisi ve dersleri çok keyifli anlatıyor, ayrıca klinikte de çok soru yakalatıyor. Dipnot: Vakit olursa Emrullah Hoca’nın YouTube’da ücretsiz olarak erişilebilen çözümlü denemeleri çok faydalı.
Mikrobiyoloji: Feyyaz Akay konu kitabı, konu anlatımlı video.
Farmakoloji: Yavuz Şahin konu anlatım kitabı ve videoları.
Biyokimya: Yavuz Şahin konu anlatım kitabı ve videoları.
Anatomi: SMT konu anlatım kitabı ve videoları.
Fizyoloji: Data konu anlatım kitabı ve videoları (Çok fazla uzun ve detay, bu nedenle tekrar etmek zor, çok vaktimi aldı, önermiyorum).
Dahiliye: BBB konu anlatımı kitabı ve videoları, Data klinisyen vaka kitabı.
Genel Cerrahi: Data konu anlatımı (kitap gereksiz kalındı, bence önermiyorum), Kodal soru bankası, Ahmet Erkek konu anlatımı kampı (bence Ahmet Erkek genel cerrahi kampı güzel, klinik yaklaşımı öğretiyor ve çok uzatmıyor dersleri, bana 3 soru yakalattı).
Pediatri: TUSWorld konu anlatımı, TUSWorld efsane çıkmış soru bankası (bu kitabın aşırı faydasını gördüm, çok güzel kodlamalar, tablolar var ve sıkılmadan ilerliyor kitap, kesinlikle çözmenizi öneririm).
Küçük Stajlar: İrsadi Hoca konu kitabı (videoları izlemediğim için mi bilmiyorum ama kitabın bana çok katkısı olmadı, çok ezber ve yoğun hazırlanmış gibi gelmişti bana). TTS’nin tamamını çözdüm, Tıp Akademisi hızlı soru kampı (çok faydası oldu, özellikle nörolojinin oturması açısından). Dipnot: Küçük staj nöroloji çalışmadan önce SMT anatomiden nöro videolarını izlerseniz çok faydasını görürsünüz.
Kadın Doğum: Data konu anlatım kitabı, TTS’nin tamamını çözdüm.

*Her derse ortalama 2-3 tekrar attım. *Her ders için en az 2-3 senenin çıkmışlarına baktım, açıklamalı deneme şeklinde, sadece kadın doğum ve küçük stajlarda TTS üzerinden gittiğim için tamamını çözdüm.

Dipnot olarak: Patoloji Emrullah Hoca konu, mikrobiyoloji Feyyaz Akay konu, biyokimya Yavuz Şahin, pediatri TUSWorld efsane çıkmış soru bankası bence her TUSiyerin tercih etmesi gereken gold standart kaynaklar diye düşünüyorum. 🙂

Derslere çalışma sıram ise tam olarak uyamasam da kabaca şöyleydi, paket şeklinde üçe bölmüştüm, Atilla Hoca öneriyor bunu:

Fizyo – pato – dahiliye – farma
Mikro – biyokimya – pediatri
Anatomi – genel cerrahi – kadın doğum – küçük stajlar

Son olarak söylemek istediğim şey : TUS’a hazırlanırken bence en başarılı olanlar bile çok kez ümitsizliğe kapılmıştır, yapamayacak gibi hissetmiştir, belki pes etmeyi düşünmüştür ve her şey planladığı gibi gitmeyip, kolay bir süreç yaşamamıştır. O yüzden motivasyonunuz düştüğünde, yapamayacağınızı hissettiğinizde bunun çok normal olduğunu, zor bir sınava hazırlandığınızı ve bu sınava hazırlanan çoğu kişinin benzer süreçlerden geçtiğini unutmayın. Bazen karamsarlığa kapılsanız dahi asla pes etmeyip elinizden gelen en iyi şekilde çalışmaya devam ederseniz başarıya ulaşacağınızı unutmayın. Ayrıca bu süreçte mental ve fiziksel olarak kendinize iyi bakmayı ihmal etmeyin, sağlam kafa sağlam vücutta bulunur 🙂

Herkese başarılar diliyorum, umarım hayalinizdeki puanı alıp sizi en mutlu edecek gönlünüzdeki bölümlere yerleşirsiniz.